1961 yılında Karaman Turizm Derneği Başkanı Avukat Baha Kayserilioğlu Dr. Mehmet Armutlu, Öğretmen Ali Ünlüer ve Ahmet Talat Duru önderliğinde Türk Dil Bayramı kutlamaları başlamıştı.

Kültürümüze, tarihimize, güzel Türkçemize sahip çıkanlara selam olsun. Emeği geçen kişileri saygı ile anıyorum. Dil Bayramının dünyada başka bir örneği yok. Halkın coşkulu katılımlarıyla ülke çapında ses getiren Dil Bayramlarını Türk Dilinin başkenti Karamanoğlu Mehmet Bey’in tarih, kültür, dil şehri Karaman ilinde her yıl kutlamaktayız.

Karamanoğlu Mehmet Bey 1277 yılında yayınladığı ünlü Fermanıyla, Türkçe’nin Anadolu topraklarında kök salmasına önderlik etmiştir. Karamanoğlu Mehmet Bey’in bu anlamlı mirasına sahip çıkıp yaşatmak görevimizdir.

Gönüller sultanı ve dost yüreklerin şairi Yunus Emre ise arı - duru, berrak dili, sevgi ve hoşgörüsüyle güzel Türkçemizi yaşatmıştır. Taptuk Tekkesine kaılmadan önceki Yunus, Molla Yunustur. Katıldıktan sonraki Yunus ise Derviş Yunus’tur. Yunus, gerçek doğayı, gerçek insanı Taptuk Tekkesine vardıktan sonra buluyor. 700 yıl önce söylediği şiirleri bugünkü gibi taze bugünkü gibi özlüdür. Yunus Emre, özü söze çevirme gücüne sahip olup duyulara seslenmiş, elle tutulur gibi, gözle görülür gibi, kulakla duyulur gibi somutlaştırmıştır. Yunus söz kalabalığı yapmaz, az sözle çok şey anlatır. Tüm insanları kardeş sayar, insanları kardeşçe sever. Gönüller yapmaya geldim diyen Yunus’un şiirleri;

Bir avuç toprak, biraz da su’yum ben ,

Neyimle övüneyim, işte buyum ben.

Bir garip ölmüş diyeler

Üç gün sonra duyalar

Soğuk suyla yuyalar

Şöyle garip bencileyin.

Söz ola kese savaşı

Söz ola kestire başı

Söz ola ağulu aşı

Balıla yağ ede bir söz

Dervişlik dedikleri

Hırka ile taç değil

Gönlünü derviş eden

Hırkaya muhtaç değil .

Gelin tanış olalım

İşi kolay kılalım

Sevelim sevilelim

Dünya kimseye kalmaz.

Bu dünyadan gider olduk

Kalanlara selam olsun.

Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Türk dili dünyanın en güzel, en zengin dilidir demiştir.

“ Milli duygu ve dil arasındaki bağ çok güçlüdür. Dilin milli ve zengin olması milli duygunun gelişmesinde başlıca etkendir. “ Atatürk’ün de dediği gibi, milleti millet yapan dilidir.

Dil bir milletin duygu, düşünce ve değerler birliğini oluşturan en önemli unsurların başında gelir. Dil, insanların birbirleriyle iletişiminin temel aracıdır.

Köklü bir tarihi geçmişe sahip olan ve geniş bir coğrafyada konuşulan dilimizi korumalıyız ve dilimizin gelişmesi için gayret göstermeliyiz.

Dil sadece insanın kendini anlatma aracı değil, aynı zamanda başkalarını anlama ve onlarla sosyal ilişki kurma aracıdır.

Gençlerimiz ve çocuklarımız dilin en değerli hazinemiz olduğunu çok küçük yaşlarda öğrenmelidir. Gençlerde dil sevgisini, dil bilincini uyandırmalıyız.

Bağımsızlığımızı koruyan, insanları birbirine bağlayan, duyguları aktarmada yarar sağlayan, sevinçleri, üzüntüleri duyuran düşüncelerin aracı olan güzel Türkçemizdir.

Dilimize, kültürümüze ve tarihimize her zaman sahip çıkmalıyız.

Halkımızın ve gençlerimizin heyecanla, coşkuyla kutladığı nice Türk Dil Bayramlarında ve Yunus Emre’yi anma törenlerinde buluşmak dileğiyle…