Mağdur Sezgin, “Cumhurbaşkanımızı incitmek ve değer kaybettirmek için yapay zekayla insanların duygularıyla oynuyorlar. Çocuklarım, akrabalarım dahil herkes bana sırtını döndü” dedi.
İddiaya göre olay, Sezgin’in sosyal medyada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ses ve görüntüsü taklit edilerek oluşturulmuş bir yapay zeka yatırım videosuna rastlamasıyla başladı. Videodaki linke tıklayan Sezgin, kişisel bilgilerini paylaşarak ilk etapta bir miktar para gönderdi. Ancak dolandırıcılık bununla sınırlı kalmadı. Kaybettiği parayı geri kazanma umuduyla bekleyen Sezgin, bu kez BAYKAR ve Türkiye Petrolleri isimlerini kullanan kişiler tarafından arandı. “Paranızı geri almanıza yardımcı olacağız” vaadiyle kandırılan Sezgin, zamanla parça parça yaklaşık 2,5 milyon lira daha ödeyerek büyük bir borç batağına sürüklendi.

Yaşadıklarını anlatan Sezgin, vatandaşları benzer dolandırıcılık yöntemlerine karşı uyardı:
“Dolandırıcılar organize şekilde bana ulaştı. Gönderdiğim parayla ilgili çeşitli yalanlar söyleyerek beni dolandırdılar. Eşimin iki ayağı protez, bu yüzden yolda yürüyemiyoruz. Doğru düzgün bir araba alırız, düzen kurarız dedik ama şimdi elden, ayaktan düştük. Maaşımızı da alamaz olduk. Beni yaklaşık 2,5 milyon lira borca soktular.”

Sezgin, önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ait olduğu sanılan yapay zeka videosuna inandığını ve açılan linke para gönderdiğini belirterek, “Daha sonra BAYKAR adını kullanan bir dolandırıcı beni aradı ve 104 bin TL dolandırdı. Ardından Türkiye Petrolleri adını kullanan bir kadın arayarak çeşitli vaatlerde bulundu ve yaklaşık 150 bin lira daha aldı. Yardım edeceklerini söyleyerek 100 bin, 250 bin derken toplamda beni 2,5 milyon lira borca soktular” dedi.

Sezgin sözlerini şöyle noktaladı:
“Cumhurbaşkanımızı incitmek ve değer kaybettirmek için yapay zekayla insanların duygularıyla oynuyorlar. Vatandaşlarımız kesinlikle buna inanmasın. Bu dolandırıcılık olayından sonra 2-3 kere hastanelik oldum, eşim de panik atak geçirdi. Aile huzurumuz ve düzenimiz bozuldu. Çocuklarım, akrabalarım dahil herkes bana sırtını döndü. Bir evimiz, arabamız olsun istedik.”




