KMÜ Rektörü Prof. Dr. Namık Ak, Eğitim Fakültesi Dekan V. Prof. Dr. Aliye Çınar Köysüren, Rektör Danışmanı ve Kazım Karabekir Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Mevlüt Bayrakçı, üniversite personeli ve çok sayıda öğrencinin katılımıyla gerçekleştirilen program, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.

"Öğretmen tıpkı bir sanatçı gibidir"

Programın açış konuşmasını yapan Eğitim Fakültesi Dekan V. Prof. Dr. Aliye Çınar Köysüren, "Öğretmen tıpkı bir sanatçı gibidir. Sanatçının mermere şekil verdiği gibi öğretmende öğrencinin potansiyelini açığa çıkarıp ona şekil verir. Öğretmen, bu öğrenme ve öğretme yolculuğunda bütün deneyimleri içselleştirip büyüten müşfik bir mimardır. Öğretmen, hayranlık gücü yüksek olan, sevgi, vicdan ve hayranlık deltasında var olma inşasına sürekli tuğla koyan bir ustadır. Bu hayranlıkla her daim kendini günceller." dedi.

"Okullar en kutsal mekânlardır"

KMÜ Rektörü Prof. Dr. Namık Ak ise konuşmasını şöyle sürdürdü: "İnsan başta kendini olmak üzere hem doğayı hem de toplumu dönüştürmek ister. Bir medeniyet kurgulayabilmek ve gelişmiş bir uygarlık inşa edebilmek sadece iyi bir eğitim süreciyle mümkündür. Kuşkusuz her yeni bilgi kendinden önceki bilgilere tutunarak sürekli gelişir. Onun için bilgi adına yapılan en küçük kıvılcım dahi değerlidir. Her bir oluşum ve gelişmede öğretmenin, okulun imzası vardır. İnsan zihnini bilgi ile donanımlı hale getirmezsek insan kendine zarar vermeye başlayabilir. İnsanı bu zarar vermenin ötesinde üretmenin kutsallığına ulaştıran da okuldur. Dolayısıyla okullar hakkını verdiğimizde en kutsal mekânlardır."

"Şükran duygunuzu geliştirin"

Açış konuşmalarının ardından Eğitim Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Nezir Ekinci'nin 'Sınav Kaygısı ve Baş Etme Yöntemleri' konulu seminerine geçildi.

Çok sayıda öğrencinin ilgiyle takip ettiği seminerde Dr. Öğr. Üyesi Ekinci, "Kaygı, kişinin kendini güvensiz olarak algıladığı durumlara karşı geliştirdiği doğal bir savunmadır. Yaşamın sürdürülmesi açısından gereklidir ve her insan hayatının bir evresinde bu duyguyu yaşamaktadır. Sınav sonucunda başarısız olma düşüncesi yaşanan temel korkulardan bir tanesidir. Her insan kendi kaygı durumunu oluşturan değerlerinin farkında olmalı ya da bu konuda destek almalıdır." dedi.